Önce birkaç yazarı, ressamın mezar fotoğraflarını araştırmakla başladı iş. Modigliani'nin, Marcel Proust'un mezar fotoğraflarını koyacaktım. Güzel tasarımlı, şık mezarlardı. Onlara da bu yakışırdı.
Ancak sonra Oscar Wilde'ın mezar taşına baktım. Wilde, son eserini öldükten sonra vermişti. Çünkü Wilde, mezarını, öldükten sonra bir sanat eserine çevirebilmişti. Hangi sözcüğü hak ediyor öpücüğe boğulmuş bu mezar? Saygı, sevgi, hayranlık... Kelimeler yine kifayetsiz.
"Kulak verin sözlerime iyice, Herkes öldürebilir sevdiğini Kimi bir bakışıyla yapar bunu, Kimi dalkavukça sözlerle, Korkaklar öpücük ile öldürür, Yürekliler kılıç darbeleriyle!"
O şiiri Wilde, karısını öldüren bir adam için, Reading Zindanı'nda mahkûmken yazıyor. Ve gerçekten de Wilde'ın ölümü öpücükle oluyor. Eşcinsel bir ilişki yüzünden hapse girip, bütün servetini, saygınlığını kaybediyor ve hapisten çıktıktan kısa süre sonra hayatını kaybediyor. Çok üzülmüşümdür Wilde'ın sonunun böyle olmasına hep :(
Bende de durum aynı, kitaplıkta öylece yatıyor. Zaten bu yılı kendime Dostoyevski yılı ilan ettim. Yıl dediğim okullar kapanana kadar. Zaten şimdi okuduğumu da o zamana kadar anca bitiririm:-)
Bu arada, Dorian Gray'in Portresi'ni okudum. Doğru tahmin:-)
Aklıma geldi:
YanıtlaSil"Kulak verin sözlerime iyice,
Herkes öldürebilir sevdiğini
Kimi bir bakışıyla yapar bunu,
Kimi dalkavukça sözlerle,
Korkaklar öpücük ile öldürür,
Yürekliler kılıç darbeleriyle!"
çok ironik değil mi:-)
O şiiri Wilde, karısını öldüren bir adam için, Reading Zindanı'nda mahkûmken yazıyor. Ve gerçekten de Wilde'ın ölümü öpücükle oluyor. Eşcinsel bir ilişki yüzünden hapse girip, bütün servetini, saygınlığını kaybediyor ve hapisten çıktıktan kısa süre sonra hayatını kaybediyor. Çok üzülmüşümdür Wilde'ın sonunun böyle olmasına hep :(
YanıtlaSilEserin tamamını okudum zaten, 3-4 yıl oldu gerçi; ama bazı pasajlar belli belirsiz de olsa aklımda. Aklıma geldi mi copy paste yapıyorum:-)
YanıtlaSilPeter Ackroyd'un "Oscar Wilde'ın Son Vasiyeti" diye bir kitabı vardı. Senin de dediğin gibi, "onu da okumalı bir gün, ama hangi gün..."
O kitabı da ben aldım, kitaplıkta duruyor. Bir gün okumalı diyorum, ama hangi gün :) Dorian Gray'in Portresi'ni de okumuşsundur şimdi sen...
YanıtlaSilBende de durum aynı, kitaplıkta öylece yatıyor. Zaten bu yılı kendime Dostoyevski yılı ilan ettim. Yıl dediğim okullar kapanana kadar. Zaten şimdi okuduğumu da o zamana kadar anca bitiririm:-)
YanıtlaSilBu arada, Dorian Gray'in Portresi'ni okudum. Doğru tahmin:-)
:))
YanıtlaSilYıl sonuna kadar depresyona girip birilerini öldürebilirsin o zaman Dosto Reis'i okuyup okuyup :)
Herkes öyle diyor. Ben, depresyona girmek için değil, zevk almak için okuyorum.
YanıtlaSilTabii zevkli ama bütün adamlar bunalımda, yarısı katil, öteki yarısı kumarbaz, hırsız, it, kopuk vs. O yüzden fena olabilir :) ahaha :)
YanıtlaSildevam etsene sen şu mezarlık işine. ilginç olabileceğini hiç düşünmemiştim. çok sevdim!
YanıtlaSilÖteki mezarlıklar bunun yanında çok sönük kalıyor ya :) bir iki fotoğraf koyarım bugün yarın:)
YanıtlaSil